top of page

GENEL VE ÖZEL BOŞANMA SEBEPLERİ

  • Yazarın fotoğrafı: Tarık Altıntaş
    Tarık Altıntaş
  • 31 Tem 2024
  • 3 dakikada okunur

Türk Medeni Kanunu'na Göre Özel Boşanma Sebepleri


Evlilik, eşler arasında sevgi, saygı ve güven temeline dayanan kutsal bir birlikteliktir. Ancak bazen bu birliktelik, çeşitli sebeplerle sürdürülemez hale gelebilir ve eşler için çekilmez bir hale dönüşebilir. Türk Medeni Kanunu, bu tür durumlar için belirli özel boşanma sebepleri öngörmüştür. Bu sebepler, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına ve eşlerin birlikte yaşamalarının imkansız hale gelmesine yol açan olaylar olarak tanımlanır.

Türk Medeni Kanunu'na göre özel boşanma sebepleri şunlardır:


1.     Zina (TMK m. 161): Eşlerden birinin zina yapması, diğer eşe boşanma davası açma hakkı tanır. Zina, evlilik sadakatine aykırı bir davranış olup, boşanma sebebi olarak kabul edilir.

-Davaya hakkı olan eşin bu boşanma sebebini öğrenmesinden itibaren 6 ay ve herhalde 5 yıl geçmekle dava hakkı düşer ancak bu hak düşürücü süredir.

-Affeden tarafın dava hakkı bulunmamaktadır.Yani eşlerden biri diğer tarafı aldatmış sonrasında taraflar evliliğe bir şans daha vermişler ise bu sebebe dayanarak boşanma davası açılamaz.


2.     Hayata Kast, Pek Kötü veya Onur Kırıcı Davranış (TMK m. 162): Eşlerden birinin diğer eşin hayatına kastetmesi, ona pek kötü muamelede bulunması veya onur kırıcı davranışlarda bulunması boşanma sebebidir.


-Pek kötü davranışa örnek olarak:Dayak,işkence,farklı şekillerde cinsel ilişkiye zorlama,aç bırakma,sokakta bırakma,eve hapsetme veyahut bunlardan birini yapmakla korkutma örnek gösterilebilir.


- Davaya hakkı olan eşin bu boşanma sebebini öğrenmesinden itibaren 6 ay ve herhalde 5 yıl geçmekle dava hakkı düşer ancak bu hak düşürücü süredir.

-Affeden tarafın dava hakkı yoktur.


3.     Suç İşleme ve Haysiyetsiz Hayat Sürme (TMK m. 163): Eşlerden birinin küçük düşürücü bir suç işlemesi veya haysiyetsiz bir hayat sürmesi, diğer eşe boşanma davası açma hakkı tanır. Bu durum, evlilik birliğini temelinden sarsan önemli bir sebep olarak değerlendirilir.


-Suç işleme(teşebbüs aşamasında kalmış veya taksirli suçlar için geçerli değildir) ve haysiyetsiz hayat sürme için herhangi bir hak düşürücü süre bulunmamaktadır. Her zaman açılabilir.

-Örnek olarak madde veya alkol bağımlılığı,kumar,normal olmayan cinsel ilişki talepleri

4.     Terk (TMK m. 164): Eşlerden biri, evlilik birliğinin gerektirdiği yükümlülükleri yerine getirmemek maksadıyla diğer eşi terk eder ve bu terk en az altı ay süreyle devam ederse, terk edilen eş boşanma davası açabilir.


- Terk eğer görülen şiddet veya kötü muamele sonucu gerçekleşmişse karşı taraf buna dayanarak boşanma davası açamaz.


-Ayrıca terk eden taraf en az 6 ay eve dönmemiş olmalı, hakim veya noterden ihtar yapılmalı ve bu ihtarlar 4.ayda yapılmış olmalı ve  2 aylık süre zarfında sonuçsuz kalmış olmalıdır.



 5. Akıl Hastalığı (TMK m. 165): Eşlerden biri, evlilik birliğini sürdürmeyi imkansız hale getiren akıl hastalığına yakalanmışsa ve bu hastalık resmi sağlık kurulu raporu ile tespit edilirse, diğer eş boşanma davası açabilir.


-Akıl hastalığına dayanarak boşanma davası açmanın bazı şartları vardır:Hastalığın iyileşmesinin imkansız olması ve artık ortak hayatın diğer eş için çekilmez hale gelmesi gerekir.


Bu özel boşanma sebepleri, Türk Medeni Kanunu'nda detaylı olarak düzenlenmiş ve eşlerin haklarını koruyacak şekilde belirlenmiştir. Boşanma sürecinde, bu sebeplerin varlığı ve ispatı büyük önem taşır.



Türk Medeni Kanunu'na Göre Genel Boşanma Sebepleri


Türk Medeni Kanunu özel boşanma sebepleri haricinde bazı durumlarda evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını kabul eder ve eşlere boşanma davası açma hakkı tanır. Genel boşanma sebepleri, evliliğin devamını imkansız kılan ve eşlerin birlikte yaşamalarını çekilmez hale getiren durumları içerir.

Türk Medeni Kanunu'na göre genel boşanma sebepleri şunlardır:


1.     Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması (TMK m. 166): Evlilik birliği, eşler için ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenemeyecek derecede sarsılmışsa, eşlerden her biri boşanma davası açabilir. Bu sebep, çeşitli olaylar veya durumlar nedeniyle evlilik ilişkisinin temelinin zedelenmesini ifade eder. Örneğin, sürekli geçimsizlik, şiddetli geçimsizlik veya duygusal bağların kopması gibi durumlar bu kapsamda değerlendirilebilir.


2.     Fiili Ayrılık (TMK m. 166/4): Eşler arasında en az üç yıl süren fiili ayrılık durumunda, evlilik birliğinin yeniden kurulmasının mümkün olmadığına kanaat getirilirse, mahkeme boşanmaya karar verebilir. Bu durumda, fiili ayrılık süresince eşlerin birlikte yaşamamış olmaları ve bu ayrılığın devam etmesi gerekmektedir.


3.     Anlaşmalı Boşanma (TMK m. 166/3): Evlilik en az bir yıl sürmüşse, eşlerin birlikte başvurması veya bir eşin açtığı davayı diğerinin kabul etmesi durumunda, evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı kabul edilir. Anlaşmalı boşanma, tarafların boşanma, nafaka, velayet ve mal paylaşımı konularında anlaşarak mahkemeye başvurmaları suretiyle gerçekleştirilir.

Bu genel boşanma sebepleri, evlilik birliğinin devamının artık mümkün olmadığı durumları kapsar ve mahkemeye başvuran eşlere hukuki olarak boşanma talebinde bulunma hakkı tanır. Boşanma sürecinde, bu sebeplerin varlığı ve ispatı önemlidir. Eşlerin bu süreçte hukuki danışmanlık alması, hak ve yükümlülüklerini doğru bir şekilde değerlendirmeleri açısından büyük önem taşır.

 
 
 

Comentários


bottom of page